Tarık Suresi – Arapça ve Türkçe Okunuşu
Tarık Suresi Arapça okunuşu
Tarik Suresi Arapça Dinle
Tarık Suresi Türkçe Okunuşu
Bismillâhirrahmânirrahîm.
- Ve-ssemâ-i ve-ttârik(i)
- Vemâ edrâke mâ-ttârik(u)
- Ennecmu-śśâkib(u)
- İn kullu nefsin lemmâ ‘aleyhâ hâfiz(un)
- Felyenzuri-l-insânu mimme ḣulik(e)
- Ḣulika min mâ-in dâfik(in)
- Yaḣrucu min beyni-ssulbi ve-tterâ-ib(i)
- İnnehu ‘alâ rac’ihi lekâdir(un)
- Yevme tublâ-sserâ-ir(u)
- Femâ lehu min kuvvetin velâ nâsir(in)
- Ve-ssemâ-iżâti-rrac’(i)
- Vel-ardi żâti-ssad’(i)
- İnnehu lekavlun fasl(un)
- Vemâ huve bil-hezl(i)
- İnnehum yekîdûne keydâ
- Ve ekîdu keydâ
- Femehhili-lkâfirîne emhilhum ruveydâ
Tarık Suresi Türkçe Dinle
Tarık Suresi’nin Anlamı
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla.
- Yemin ederim göğe ve Tãrık’a.
- Bilir misin Tãrık ne?
- O, karanlıkları delip geçen parlak bir yıldızdır.
- Hiçbir kimse yoktur ki, üzerinde bir gözetleyici, bir koruyucu bulunmasın.
- Hangi şeyden yaratıldı, bir düşünsün insan!
- Yaratıldı fışkırarak dökülen basit bir sudan,
- Omurga kemiği ile göğüs bölgesi arasından çıkan.
- Elbette insanı yoktan var eden Allah’ın, onu yeniden hayata döndürmeye de gücü yeter.
- O gün bütün gizlilikler meydana serilir.
- İnsanın, Allah’ın cezalandırmasına mâni olacak ne bir gücü olur, ne de bir yardımcısı.
- Yemin ederim dönümlü ve döndürümlü göğe,
- Bitkilerin çıkması için çatlayıp patlayan yere ki:
- Bu Kur’an, hiç şüphesiz, hak ile bâtılı ayıran kesin bir sözdür.
- O, asla bir şaka, bir eğlence değildir.
- Kâfirler, vargüçleriyle tuzak kurup duruyorlar.
- Ben de onların tuzaklarına karşı tuzak kuruyorum.
- Onun için sen o kâfirlere biraz mühlet ver, bir süre onları kendi hallerine bırak!
Yorum gönder